117 yaşında yaşamını yitiren İspanyol Maria Branyas Morera, sadece uzun ömrüyle değil, bağırsak sağlığı üzerinden bilim dünyasına sunduğu verilerle de dikkat çekiyor. Geçen yıl hayatını kaybeden Morera’nın bağırsaklarından alınan örnekler, uzun yaşamın biyolojik sırlarına ışık tutuyor.
“Cell Reports Medicine” dergisinde yayımlanan araştırma, bağırsak mikrobiyotası ile uzun yaşam arasındaki bağı detaylı şekilde ortaya koyarken, Morera’nın sindirim sisteminde bulunan mikroorganizma çeşitliliğinin yaşına rağmen oldukça zengin olduğunu gösterdi.
Bilim insanlarına göre, bu durum yalnızca genetik faktörlerle açıklanamaz. Bağırsaktaki çeşitlilik, bağışıklık sistemini güçlendiriyor, sindirimi destekliyor ve hatta beyin fonksiyonlarına olumlu etki sağlıyor. Normalde yaş ilerledikçe bağırsak mikrobiyomu çeşitliliği azalırken, Morera’nın bağırsaklarında genç bireylerde görülen bakteri çeşitliliğinin devam etmesi dikkat çekici bulundu.
Probiyotik ve Prebiyotik Beslenmenin Rolü
Araştırmalar, Morera’nın günlük beslenme alışkanlıklarının bu sağlığı desteklediğini ortaya koyuyor. Ünlü kadının, günde üç kap canlı bakteri içeren yoğurt tükettiği ve Akdeniz diyetine uygun şekilde sebze, meyve, tam tahıl ve zeytinyağı ağırlıklı beslendiği bildirildi. Özellikle bifidobakteri açısından zengin bağırsak yapısı, bağışıklık sistemini güçlendirmeye, kolesterol seviyelerini düzenlemeye ve sindirim sorunlarına karşı koruyucu etki sağlamaya yardımcı oluyor.
Uzmanlar, probiyotik açısından zengin yoğurt, kefir ve doğal turşular ile prebiyotik kaynaklı soğan, sarımsak, muz ve baklagillerin sağlıklı bir mikrobiyom için kritik öneme sahip olduğunu vurguluyor. Mikrobiyomun genetik faktörlerden bağımsız olarak kontrol edilebilir olduğunu belirten bilim insanları, herkesin bağırsak sağlığını beslenme alışkanlıklarıyla güçlendirebileceğini ifade ediyor.
Yaşam Tarzı ve Genetik Faktörlerin Önemi
Morera’nın genetik yapısının da bazı yaygın hastalıklara karşı koruyucu mutasyonlar içerdiği tespit edildi. Ancak araştırmacılar, genetik faktörler değiştirilemese de mikrobiyomun kontrol edilebileceğine dikkat çekiyor. Bu bulgular, sağlıklı yaşlanma ve uzun yaşam konusunda bireylere yol gösteriyor.
Bilim dünyası için Morera’nın bağırsak mikrobiyomu, yaşlanma sürecinde mikroorganizmaların önemini somut şekilde ortaya koyuyor. Araştırmalar, doğru beslenme ve yaşam tarzı seçimleri ile bağırsak sağlığının korunmasının, sadece sindirim değil, genel sağlık ve uzun ömür için de temel bir unsur olduğunu gösteriyor.
Morera’nın yaşam öyküsü ve bağırsak sağlığı örneği, sağlıklı yaşlanma konusunda hem bireylere hem de bilim insanlarına önemli bir rehber niteliği taşıyor.