Türkiye’de son yıllarda hızla artan siber suçlar ve bilişim üzerinden işlenen dolandırıcılık yöntemleri, milyonlarca vatandaşı mağdur etmeye devam ederken, hükümet bu alanda kritik bir düzenlemeyi Meclis gündemine taşıyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde önümüzdeki günlerde görüşülmesi beklenen “11. Yargı Paketi”, özellikle banka hesaplarını kiralayarak suç örgütlerine destek verenlere ağır cezalar getiriyor.
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler’in koordinasyonunda hazırlanan teklif, hem Türk Ceza Kanunu’nda hem de Elektronik Haberleşme Kanunu’nda köklü değişiklikleri içeriyor. Düzenlemenin en önemli hedefi, suç zincirini besleyen kritik halkaları kırmak ve mağdurların parasına daha hızlı şekilde ulaşmasını sağlamak.
Hesap paylaşımı artık bağımsız bir suç olacak
Paketin en dikkat çekici maddelerinden biri, bugüne kadar net bir hukuki karşılığı bulunmayan “hesap kiralama” eylemine odaklanıyor. Yeni düzenlemeyle, banka hesaplarını ya da ödeme araçlarını haksız kazanç amacıyla üçüncü kişilere kullandıranlar, artık doğrudan suç işlemiş sayılacak. Buna göre kendi ya da başkasına ait banka hesabını, kredi kartını veya kripto varlık hizmet sağlayıcısı hesaplarını dolandırıcılara devredenlere 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası uygulanacak.
Hukukçular, bu adımın özellikle ekonomik zorluk içindeki vatandaşların “kolay para kazanma” vaadiyle hesaplarını suç şebekelerine açmasının önüne geçeceğini belirtiyor. Bu düzenlemenin, dolandırıcılık zincirinin en kırılgan noktası olan “hesap sağlama” faaliyetini büyük ölçüde bitirmesi bekleniyor.
Şüpheli hesaplara 72 saatlik blokaj ve biyometrik kimlik şartı
Paket sadece ceza yaptırımlarını değil, önleyici güvenlik önlemlerini de kapsıyor. Dolandırıcıların en sık kullandığı yöntemlerden biri, suça konu paraları kısa sürede farklı hesaplara ya da yurt dışına aktarmak. Bu nedenle bankalara ve finans kuruluşlarına yeni bir yetki geliyor: Şüpheli hesaplar 72 saate kadar askıya alınabilecek. Bu süre içerisinde savcılık devreye girerek hızlı şekilde el koyma talebinde bulunabilecek.
Yine aynı düzenlemeyle birlikte, sahte kimlik veya kukla hesap açmanın önüne geçmek için biyometrik kimlik doğrulama zorunluluğu getiriliyor. Artık bankalarda hesap açılışında yüz tanıma, parmak izi ya da çipli kimlik kartı ile kimlik doğrulaması yapılmadan işlem gerçekleştirilemeyecek. Benzer şekilde cep telefonu hat abonelikleri de yalnızca çipli kimlik kartlarıyla yapılabilecek.
Ayrıca, adına kayıtlı hattı başkalarına kullandıranlara 20 bin lira idari para cezası, suçta kullanılan hatları kapatmayan operatörlere ise 50 bin liradan 300 bin liraya kadar ağır para cezası uygulanacak.
Türkiye’nin siber güvenlik mücadelesinde yeni dönem
Yargı Paketi, sadece cezaları artırmakla kalmıyor; aynı zamanda mali kayıpların önlenmesini, yargı sürecinin hızlanmasını ve vatandaşların güvenini güçlendirmeyi amaçlıyor. Uzmanlara göre bu adım, Türkiye’nin siber suçlara karşı en kapsamlı düzenlemelerinden biri olarak tarihe geçebilir.