Türkiye’de milyonlarca kişi haftalardır aynı sorunun cevabını merak ediyordu: Bu yıl saatler geri alınacak mı? Sosyal medyada dolaşan söylentiler, Avrupa ülkelerinin yaklaşan saat değişimi ve geçmiş yıllardan kalan alışkanlıklar, kamuoyunda yeniden “kış saati” tartışmasını alevlendirdi. Ancak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın yaptığı açıklama, konuya son noktayı koydu. Bayraktar, Türkiye’nin kalıcı yaz saati uygulamasına devam edeceğini belirterek saatlerin geri alınmayacağını duyurdu.
Bakanın açıklamasıyla birlikte, 2016’dan bu yana süregelen sistemin sürdürüleceği resmen teyit edilmiş oldu. Bu kararla Türkiye, yıl boyunca GMT+3 zaman diliminde kalmaya devam edecek. Yani bu yıl da sabahlar karanlık, akşamlar daha aydınlık olacak.
2016 Kararı Hâlâ Yürürlükte
Kış saati uygulaması, 1970’lerden itibaren Türkiye’nin enerji verimliliğini artırmak amacıyla sürdürdüğü mevsimsel bir saat değişikliğiydi. Ancak 2016 yılında alınan Bakanlar Kurulu kararıyla bu sistem tamamen kaldırıldı. O tarihten itibaren Türkiye, yıl boyunca yaz saatiyle yani GMT+3 zaman diliminde kalmayı sürdürüyor.
Enerji Bakanı Bayraktar, yaptığı son açıklamada bu kararın değişmeyeceğini açıkça ifade etti:
“Saatlerin geri alınması yönünde herhangi bir planımız bulunmuyor. Mevcut sistemle devam edeceğiz.”
Bakan ayrıca, bazı bölgelerde mesai saatlerinin veya okul başlangıç saatlerinin yerel ihtiyaçlara göre yeniden düzenlenebileceğini belirtti. Yani merkezi saat değişikliği yapılmasa da, yerel yönetimlerin kendi planlamalarını gün ışığına göre ayarlaması mümkün olabilecek.
Ancak bu açıklama, toplumun her kesiminde aynı şekilde karşılanmadı. Özellikle sabah erken saatlerde yola çıkan öğrenciler ve çalışanlar, karanlıkta güne başlamanın hem güvenlik hem de psikolojik açıdan zorlayıcı olduğunu dile getiriyor. Uzmanlar, özellikle kış aylarında gün doğumunun geç gerçekleşmesi nedeniyle çocukların okul yolunda daha görünür hale getirilmesi için ek önlemler alınması gerektiğini vurguluyor.
Enerji Tasarrufu Tartışması Yeniden Gündemde
Kalıcı yaz saati uygulamasının en temel gerekçesi, elektrik tüketiminde tasarruf sağlanmasıydı. Ancak Enerji Mühendisleri Odası (EMO) ve bazı akademik çevreler, bu iddiayı yıllardır sorguluyor. EMO’ya göre, akşam saatlerinde uzayan karanlık dönem, aydınlatma ve ısınma ihtiyacını artırarak aslında enerji tüketimini yükseltiyor.
Yapılan bazı araştırmalar, kasım ve aralık aylarında elektrik talebinde beklenenden yüksek artışlar yaşandığını ortaya koyuyor. Bu durum, uygulamanın amaçlandığı gibi bir tasarruf sağlamadığı görüşünü güçlendiriyor.
Öte yandan destekleyenler, yaz saati uygulamasının ekonomik hareketliliği artırdığını, akşam saatlerinde daha uzun süre açık kalan işletmelerin ticarete katkı sağladığını savunuyor. Bu iki görüş arasındaki denge ise her kış yeniden gündeme taşınıyor.
Avrupa Saat Değiştiriyor, Türkiye Sabit Kalıyor
Avrupa ülkeleri, ekim ayı sonunda saatleri geri alarak “kış saati”ne geçmeye hazırlanıyor. Bu değişiklikle birlikte Türkiye ile Avrupa arasındaki saat farkı bir saat daha artacak. Özellikle uluslararası ticaret, finans ve dijital yayıncılık alanlarında faaliyet gösteren şirketler, bu farkın operasyonel zorluklar doğurabileceğini belirtiyor.
Ancak Türkiye’nin mevcut pozisyonu, “istikrar” açısından değerlendirildiğinde olumlu bir tablo çiziyor. Bakanlık, sistemin uzun vadede verimlilik getireceğine inanıyor.
Sonuç: Saatler Yerinde Kalıyor, Tartışma Bitmiyor
Özetle; Türkiye bu yıl da saatleri geri almayacak. Kalıcı yaz saati uygulaması, sekizinci yılında da yürürlükte kalacak. Fakat tartışma, her kış olduğu gibi bu yıl da devam edecek gibi görünüyor.