Son günlerde art arda yaşanan sarsıntılar, Kütahya ve çevresinde endişeyi artırdı. 28 Eylül’de Simav’da meydana gelen 5,4 büyüklüğündeki depremin ardından aynı bölgede bu kez gece yarısı 4,9 büyüklüğünde bir deprem daha kaydedildi.
Peş peşe yaşanan bu hareketlilik, hem bölge halkında tedirginlik yarattı hem de uzmanları yeniden uyardı. Deprem konusunda yaptığı açıklamalarla sık sık gündeme gelen yer bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bölgede ana fay hattının henüz tam olarak kırılmadığını belirterek 6,5 büyüklüğünde bir depremin hâlâ mümkün olduğunu söyledi. Üşümezsoy ayrıca, Simav ve Emet ilçelerinde yıkıcı bir sarsıntı riskinin sürdüğünü ifade etti.
“Ana Fay Hâlâ Enerjisini Boşaltmadı”
Üşümezsoy, Simav merkezli depremlerin neden bu kadar sık yaşandığını detaylarıyla anlattı. Uzman isme göre, 5,4 büyüklüğündeki ilk deprem ana fay hattında değil, onun yan kolları olarak nitelendirilen ikincil kırıklarda meydana geldi. Bu durumun, bölgedeki enerjinin henüz tamamen açığa çıkmadığı anlamına geldiğini belirten Üşümezsoy, “Ana fayda kırılma gerçekleşmediği sürece, bölgede deprem tehlikesi devam eder. Eğer bu fay hattı kırılırsa, 6,5 büyüklüğünde bir deprem oluşması olasıdır.” dedi.
Bölgenin jeolojik yapısına da değinen Üşümezsoy, Simav çevresinde yer alan fay zonlarının birbirine oldukça yakın olduğunu ve bunun enerjinin birikmesine neden olduğunu söyledi. Uzman, bu tür fayların zincirleme şekilde kırılması halinde yıkıcı etkilerin daha geniş bir alana yayılabileceğini vurguladı.
Depremin ardından bölgede yapılan ölçümlerin, yer altındaki gerilimin hâlâ yüksek seviyede olduğunu gösterdiğini aktaran Üşümezsoy, vatandaşları gereksiz paniğe kapılmamaları ancak hazırlıklı olmaları yönünde uyardı.
“Simav ve Emet İçin Risk Sürüyor”
Üşümezsoy’un en dikkat çekici açıklaması ise iki ilçe için geldi: Simav ve Emet. Ünlü deprem uzmanı, bu iki ilçenin aktif fay hatları üzerinde bulunduğunu ve “7 büyüklüğünde deprem olacak” şeklindeki bazı iddiaların bilimsel temele dayanmadığını ifade etti. “Bu bölge, 7 büyüklüğünde bir deprem üretebilecek kapasiteye sahip değil. Ancak mevcut fay yapısı 6,5 büyüklüğüne kadar sarsıntılar oluşturabilir. Bu da yıkıcı bir deprem anlamına gelir.” diye konuştu.
Üşümezsoy ayrıca, bölgedeki yapı stokunun eski olduğunu ve bu nedenle depremin büyüklüğünden bağımsız olarak bina hasarlarının ciddi boyutlara ulaşabileceğini söyledi. Yetkililere yönelik çağrısında, riskli binaların acilen tespit edilmesi ve güçlendirme çalışmalarının hızlandırılması gerektiğini vurguladı.
Uzman, vatandaşların da bu süreçte bilinçli davranması gerektiğinin altını çizdi: “Deprem sigortası yaptırmak, evde acil durum çantası bulundurmak, aile bireyleriyle tahliye planı hazırlamak basit ama hayati önlemlerdir. Kütahya gibi deprem kuşağında bulunan illerimizde bu hazırlıklar artık lüks değil, zorunluluktur.”
“Bilimsel Uyarıları Dikkate Alın”
Kütahya son yıllarda hem yerel hem de ulusal ölçekte sarsıntıların sık yaşandığı bir bölge haline geldi. Üşümezsoy’un açıklamaları, sadece Simav ve Emet’i değil, çevre illeri de ilgilendiriyor. Uzmanlar, özellikle Ege Bölgesi’ndeki fay hatlarının birbiriyle bağlantılı olması nedeniyle bölgesel zincirleme kırılma riskinin bulunduğunu belirtiyor.
Deprem bilimciler, vatandaşların sosyal medya üzerinden yayılan asılsız tahminlere itibar etmemesini, resmi kurumların açıklamalarını takip etmesini tavsiye ediyor. Öte yandan, AFAD ve Kandilli Rasathanesi’nin verileri de bölgedeki mikro depremlerin devam ettiğini gösteriyor.
kaynak: memurlar.net